Kongre, Edebiyat ve Müze Arasında Bir Gün

10 Mayıs 2025, İstanbul

Bu hafta, Arapça ve edebiyatla iç içe geçen oldukça yoğun ama bir o kadar da ilham verici günler geçirdim. 7–11 Mayıs tarihleri arasında Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Arapça Öğretmenliği bölümü tarafından düzenlenen Uluslararası Arap Dili ve Edebiyatı Kongresi’ne katıldım. Çok sayıda akademisyenin ve araştırmacının katkı sunduğu bu geniş katılımlı kongrede ben de “Arap Edebiyatında Mektup Roman” başlıklı bir bildiri sundum. Sunumum sırasında hem Arap edebiyatındaki epistolar geleneklerden hem de bu türün modern yansımalarından bahsetme fırsatım oldu. Katılımcıların katkıları ve soruları, konunun ne kadar canlı ve tartışmaya açık olduğunu bir kez daha gösterdi.

10 Mayıs günü ise, kongre oturumlarının arasında kendime biraz zaman ayırarak İstanbul’un kadim dokusuna yakından tanıklık ettim. Kampüsün hemen yakınındaki İstanbul Arkeoloji Müzesi’ni gezdim. Her adımda tarihin katmanları arasında dolaşmak, özellikle Ortadoğu ve Mezopotamya’ya ait yazıtları görmek beni oldukça etkiledi. Müze, sadece arkeolojik eserlerin sergilendiği bir yer değil; aynı zamanda insanlık tarihinin hikâyesini fısıldayan sessiz bir anlatıcı gibi.

Aynı gün, yolum Türk İslam Bilim ve Teknoloji Tarihi Müzesine de düştü. Gülhane Parkı’nın içinde yer alan bu müze, İslam dünyasının bilimsel mirasını hatırlatması açısından oldukça kıymetli. Özellikle astronomi, tıp ve mühendislik alanındaki araçların replikaları, Arap ve İslam medeniyetinin geçmişte nasıl bir bilimsel öncülük üstlendiğini gözler önüne seriyordu.

Kongrelerin en güzel yanı, akademik paylaşımların yanı sıra şehri ve çevresini tanıma fırsatı da sunması. Bu kısa geziler, zihinsel yorgunluğa iyi geliyor ve akademik yoğunluğun içinde bir nefes alma alanı yaratıyor.

Hem Arap dili ve edebiyatı üzerine düşünmek hem de bu edebiyatın beslendiği tarihî ve kültürel arka planı yerinde gözlemlemek benim için unutulmaz bir deneyimdi.

Leave a Comment